Ruhsal Yolculuk, Spiritüel yaşam: İnsanlara istediğinizi yaptırma tekniği

8 Temmuz 2017 Cumartesi

İnsanlara istediğinizi yaptırma tekniği


İnsan ilişkilerinde neredeyse gönderdiğimiz WhatsApp mesajları kadar, karşı tarafa Bilinçaltı Mesajları da gönderiyoruz. İnsan ilişkilerinde söylediğiniz her bir söz, yaptığınız her bir eylem karşı tarafın bilinçaltındada hissediliyor. Yani karşı tarafı sevmiyorsunuz diyelim, ama seviyormuş gibi rol yapıyorsunuz, karşı tarafın bilinçaltı sizin onu sevmediğinizi hisseder. Yani bağınız, iletişiminiz olan kişiyle, bilinçaltıyla yani zihninizle siz farkında olsanızda olmasanızda düşünce alışverişi yapılır. Bunun sonucunda da insanlar size olan davranışlarını şekillendiriyorlar. 
İster sevgili ilişkileri olsun, ister dostluklarınız, ister iş dünyası… Hiç fark etmez. İnsanlara istediğinizi yaptırmanın ve istemediğinizi yaptırmamanın bir sırrı var. Elbette hiçbir yöntem karşı tarafın özgür iradesini ele geçirmenizi ve kararlarını tamamen yönetmenizi sağlamaz, ancak sizlerle paylaşacağım yöntemle hayatınızda epey farklılık yaratabilir, ilişkilerinizde çok daha başarılı olabilirsiniz.
Bu dünyada hepimizi harekete geçiren 2 temel faktör vardır:
Acıdan kaçma dürtüsü
Hazza yaklaşma dürtüsü
Aşağı yukarı tüm davranışlarımız bu iki dürtü ile şekillenir. Acı hissedeceğimiz, sıkıntı duyacağımız, rahatsız olacağımız bir durumdan, bir insandan kaçma eğiliminde oluruz. Öte yandan haz duyacağımız, keyif alacağımız, mutlu olacağımız durumlara, insanlara, eylemlere yönelme eğiliminde oluruz. Çoğu kez farkında bile olmadan, kararlarımızı buna göre alırız.
Bir süredir görüşemediğiniz sevgilinizi içinizden geldi ve aradınız. Size “Yaa sen nerelerdesin? Hiç benimle ilgilenmiyorsun! Çok kızıyorum, üzüyorsun beni!” diye telefonu açıp trip atarsa ne hissedersiniz?
Sanırım bu konuşmadan pek de mutlu olmazsınız. Yani sevgilinizle telefonda konuşma deneyimi size acı verir. Dolayısıyla o deneyimi bir kez daha yaşamak istemezsiniz. Bu nedenle bir süre sonra elinizin telefona gitmediğini görürsünüz. Sonrasında o ilişki biter, gider zaten.
O halde size başka bir soru
Bir süredir görüşemediğiniz sevgilinizi içinizden geldi ve aradınız. O da size son derece iyi ve keyifli hissettirecek bir şekilde telefonu açtı, sizle gayet keyifli bir şekilde sohbet etti. Hatta telefonu kapatırken enerjinizin yükseldiğini ve daha mutlu olduğunuzu fark ettiniz. Böyle bir durumda ne hissederdiniz?
Bu konuşma deneyimi size keyif verirdi. Dolayısıyla o deneyimi bir kez daha yaşamak isterdiniz. Bu nedenle o kişiyle daha sıkı iletişim içinde olmak isterdiniz, ilişkiniz daha da derinleşirdi.
Oldukça basit, öyle değil mi?
Karşınızdaki kişi, sizin istediğiniz şeyi yaptığı zaman onu hemen ödüllendirin. Takdir edin. Mutlu olsun. Yaptığı şeyden dolayı mutlu olduğunu bilsin. Bilinçaltında sizin istediğiniz eylemi, farkında bile olmadan mutlulukla bağdaştıracaktır.

Karşınızdaki kişi sizin istemediğiniz bir şeyi yaptığı zaman, kavga çıkarmadan, bir şekilde o deneyimden mutsuz olmasını sağlayın. Yaptığı şeyden ötürü kendisini kötü hissetmesini sağlayın. Bilinçaltında sizin yapmasını istemediğiniz o eylemi, farkında olmadan mutsuzlukla bağdaştıracaktır.
Eğer her türlü ilişkinizde daha başarılı olmak istiyorsanız unutmayın:
Kullandığımız her bir kelime, ağzımızdan çıkan her bir söz, yaptığımız her bir hareketin bilinçaltımız için bir karşılığı bulunuyor.
Bundan sonra her adımınızda şu soruyu hatırlayın:
Bu yaptığım şey karşı tarafa keyif mi hissettirecek, yoksa acı mı?

İsteklerinizin gerçekleştiği mutlu günler ve ilişkiler sizinle olsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder